Akıllı Şehir trendi tüm dünyada hız kazanmaya devam ediyor. Çeşitli sorunları çözmekle görevlendirilen şehir yöneticilerinin bu trendin şehirlerini nasıl etkileyeceğini ve momentumunu anlamaları çok değerli. Geleneksel şehirlerin karşılaştığı; hızlı kentleşme, yetersiz altyapı, artan vatandaş ve paydaş beklentileri, yoğunluk artışı, ekonomik rekabet artışı ve artan çevresel zorluklar gibi sebepler Akıllı Şehirlere duyulan ihtiyacı gözler önüne seriyor. Aynı zamanda hızla azalan teknoloji maliyetleri ve teknolojik yetkinliklerin hızlı artışı Akıllı Şehirlerin uygulanabilirliğini gözler önüne seriyor.  Akıllı Şehir dönüşümleri doğru ve detaylı bir şekilde planlanmadığında yarım kalabilir veya başarısız olabilir.

Şehir yönetimlerinin ve karar alıcıların Akıllı Şehir dönüşümü yolculuğuna çıkarken mevcut durumun değerlendirilmesi, dönüşüm yol haritasının tasarlanması ve ulaşılmak istenen noktanın net bir şekilde belirlenmiş olması başarının güvence altına alınmasında kritik öneme sahip. Bununla birlikte, dönüşüm yolculuğu başında ve esnasında cevabının aranması gereken bazı sorular var.

  • Akıllı Şehri tanımlayan özellikler nelerdir?
  • Akıllı Şehrin temellerini nasıl atarız?
  • Açık, gerçekçi ve ölçülebilir Akıllı Şehir hedeflerini nasıl belirleriz?
  • Akıllı Şehir yolculuğunda sürekli gelişim göstermek için gerekli olan stratejiyi nasıl belirlemeli ve hayata geçirmeliyiz?
  • Şehir paydaşları ile nasıl bir yönetişim yapısı kurulmalıdır?
  • Şehir paydaşları olarak neyi iyi yapıyoruz ve neyi daha iyi yapabiliriz?
  • Akıllı Şehrimizin olgunluk seviyesini bize benzeyen şehirlerle nasıl karşılaştırırız?
  • Akıllı Şehir modelini nasıl kurgulamalıyız?

KPMG olarak şehirlerin dönüşüm yolculuğunda şehir yöneticilerinin ve karar alıcıların karşılaşabileceği zorluklara birlikte çözüm üretiyor, soruların cevaplarının bulunmasına yardımcı oluyoruz.

Akıllı Şehirler Nedir?

Akıllı Şehirler, insanlar ve altyapı hakkında veri toplamak ve paylaşmak için dijital teknolojiler kullanan, otomatik süreçleri destekleyen modern kentsel alanlardır. Akıllı Şehirler, gelişmiş hizmetler ve sürdürülebilirlik sunmak için otomasyona, internet bağlantısına ve Nesnelerin Interneti'ne (IoT) dayanır. Vatandaşlar, mobil cihazları, bağlı cihazları, araçları ve evleri kullanarak Akilli Şehir ekosistemi ile çeşitli yollarla etkileşime girebilirler. Bununla birlikte; Akıllı Şehir altyapılarının (akıllı şebekeler, akıllı mobilite vs.) ile kent sakinlerinin güvenlik, yaşam kalitesi, sağlık ve sosyal ilişkiler gibi başlıklarda refah seviyesinin artırılması mümkün kılınabiliyor.

T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Akıllı Şehir gereksinimlerini göz önünde bulundurarak oluşturduğu Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında 16 Bileşenli Yapı tasarlamıştır.

  • Akıllı İnsan
  • Akıllı Çevre
  • İletişim Teknolojileri
  • Coğrafi Bilgi Sistemleri
  • Akıllı Mekan Yönetimi
  • Bilgi Teknolojileri
  • Akıllı Ulaşım
  • Bilgi Güvenliği
  • Afet ve Acil Durum Yönetimi
  • Akıllı Enerji
  • Akıllı Yönetişim
  • Akıllı Ekonomi
  • Akıllı Yapılar
  • Akıllı Sağlık
  • Akıllı Güvenlik
  • Akıllı Altyapı

Akıllı Şehirler vatandaşlara, belirlenen Fonksiyonel Alanlara ve çok bileşenli yapılara hitap ederek; Akıllı Fabrikalar, Akıllı Aydınlatma Çözümleri, Akıllı Bina Çözümleri, Akıllı Trafik Yönetimi, Akıllı Otopark Çözümleri, Akıllı Sayaç Çözümleri, Akıllı Kamu Güvenliği Çözümleri, Akıllı Kamu Sağlığı, Sürdürülebilir Enerji Yönetimi, Akıllı Su Yönetimi, Akıllı Kentsel Tarım, Akıllı Atık Yönetim Sistemi, Çevre Gözetim Sistemleri ve 5G Uygulamaları gibi yenilikçi çözümlere olanak tanıyor.

Yenilikçi çözümler sunarak sakinlerinin yaşam standartlarını artıran Akıllı Şehirlerin önümüzdeki yıllar içerisinde özellikle gelişmiş ülkelerde norm haline geleceği öngörülüyor. Bu da demek oluyor ki, önümüzdeki dönemde şehirlerin hızlı aksiyon alarak gerekli aksiyon planlarını ortaya koyması ve gerekli altyapı çalışmalarının hayata geçirilmeye başlaması gerekiyor.

Akıllı Şehir Prensipleri

Akıllı Şehir dönüşümünü yönetirken göz önünde bulundurulması gereken prensiplerden bazılarına yer verdik.

İnsan Merkezlilik

Akıllı Şehir stratejisini ve dönüşümünü insan merkezli bir bakış açısıyla yönlendirmek Akıllı Şehir kavramının temelinde olmalıdır. Şehir paydaşlarını ilk sıraya koymak, toplumun gerçek gereksinimlerinin karşılanmasına yardımcı olur. İnsan merkezli olmak sadece akıllı şehir düşüncesinin nüfuz etmesini hızlandırmakla kalmaz, aynı zamanda çeşitli paydaşların da sorumluluk alarak çözümün bir parçası olmalarını sağlar. Şehirde yönetici, karar alıcı ve düzenleyici paydaşların yanı sıra, vatandaşların da karar alma süreçlerine dahil olması, topluluk katılımının teşvik edilmesi ve Akıllı Şehir girişimlerini şekillendirmek için vatandaşların geri bildirimlerinden yararlanılması büyük öneme sahip.

Akıllı Şehirlerin olmazsa olmazı insan merkezlilik olgusu prensibi, gelecekteki toplumun ideal formu olarak ifade edilen Toplum 5.0 ile ortak paydada buluşuyor. Toplum 5.0, siber alan (sanal dünya) ve fiziksel alan (gerçek dünya) boyutlarının gelişen teknolojiler aracılığıyla entegrasyonu ve toplumların teknolojik evrimle birlikte ilerlemesi anlamına geliyor. Toplum 5.0 ile birlikte şehirlerin sakinlerine sundukları hizmetleri ihtiyaç anında, hızlıca ve yüksek kalitede sunabileceği bir gelecek öngörülüyor. Fakat Toplum 5.0 her şehir sakini için hayatı daha rahat ve konforlu hale getirmekle kalmayıp, aynı zamanda küresel ısınma ve nüfusun yaşlanması gibi insanlığı bir bütün olarak etkileyen sorunların çözülmesine de yardımcı olmayı hedefliyor.

Güçlü Paydaş İşbirliği

Güçlü paydaş işbirliğine ve yönetişim yapısına sahip Akıllı Şehirler, çeşitli oyuncuları ekosisteme katılmaya ve işbirliği yapmaya teşvik ederek potansiyellerini daha iyi gösterir. Bu işbirlikleri, şehrin Akıllı Şehir stratejisini ve yol haritasını geliştirmeye başladığı ilk noktadan itibaren önemlidir. Hükümetin, iş dünyasının, üniversitelerin, girişimlerin ve diğer paydaşların iletişim kurmalarını, deney yapmalarını ve birlikte çalışmalarını sağlayan bir ekosistem, başarılı bir akıllı şehirlerin ortak noktasıdır.

Veriye Dayalı Karar Verme

Veriye Dayalı Karar Verme prensibini uygulayan Akıllı Şehirler, şehir altyapısı ve çevre gözetim sistemi, şehrin dijital “sinir sisteminin” nesnelerin interneti (IoT) gibi teknolojiler aracılığıyla genişletilmesiyle gerçek zamanda şehirde neler olup bittiğini gösterebilir. Bu zengin veri kümesi, operasyonel etkinlikleri daha iyi yönetmenin yanı sıra mobilite ve çevre gibi alanlarda yaşam kalitesi iyileştirmeleri sağlamaya yönelik bilgiler üretebilir. Günümüzde şehirlerin büyük veri analitiği ve yapay zekadan faydalanarak veriye dayalı karar verme becerilerini en üst seviyede kullanabilmesi gerekiyor.

Amaca Uygunluk

Akıllı Şehir Dönüşümünün en önemli prensiplerinden bir diğeri, amaca uygun tasarım prensibidir. Sürdürülebilir bir Akıllı Şehir modeli oluşturabilmek için, temel bilgi teknolojileri altyapısının, ilgili hizmetlerin ve uygun yönetim modelinin oluşturulması gerekir. Yönetim modeli şehir ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayacak şekilde uygulanmalı ve zamanla büyüyüp uyum sağlayacak kadar da esnek olmalıdır. Performans göstergelerinin ve kriterlerinin doğru anlaşılması ve uygulanması da amaca uygunluğu gözetir.

Yeni Fon Modelleri

Akıllı Şehir stratejilerinin uygulanabilmesi için ön finansman sağlanması her zaman kolay değildir. Bu nedenle, şehir yönetimleri giderek artan bir şekilde alternatif fonlama yöntemleri aramaktadır. Bunların arasında kamu-özel sektör ortaklıkları, hükümetlerin imtiyaz modelleri, üçüncü taraflar aracılığıyla fon sağlama ve hatta yardım kuruluşları kaynakları olabilmektedir. Akıllı Şehir finansmanı konusunda kitle finansmanı gibi yenilikçi modeller de uygulanabilmektedir.

Değer Önerimiz

KPMG Connected Enterprise Çerçevesini temel alarak Akıllı Şehir dönüşümüne uçtan uca bir yaklaşımla stratejik bir başlangıç sağlıyoruz.

  • Şehir liderlerinin sorunları tanımlamasına ve odaklanmasına yardımcı oluyoruz
  • Şehir hizmetleri için bir hedef işletim modeli oluşturuyoruz
  • Bu modeli her şehrin benzersiz kurumsal gereksinimlerine uyarlıyoruz
  • Geleceğe dönük bir dönüşüm sürecini basitleştiriyor ve hızlandırıyoruz 

KPMG Connected Enterprise Çerçevesi, şehir süreçleri ve operasyonlarının ayrı parçalarını bir araya getirmeye yardımcı oluyor ve geleneksel sınırları aşan bir bütün oluşturuyor. Bu şehirler olağanüstü düzeyde bilgi üretiyor ve bilinçli kararlar alıyorlar.

Geleceğin, inovasyon sağlayan hizmetler aracılığıyla sorunsuz etkileşimler sunan duyarlı operasyonlarla ilgili olduğuna inanıyoruz. Bağlantılı, vatandaş-merkezli şehirlerin yeni bir çağı başlıyor ve KPMG Connected Enterprise Çerçevesi, belediye ve kuruluşlara cesaretle ilerlemenin yolunu çizmelerinde yardımcı oluyor.

Bizimle iletişime geçin

Bize ulaşın