2019 tüketici ürünleri ve perakende sektörü için dönüşüm yılı olarak nitelendiriliyor. Teknoloji iş dünyasında kuralları değiştirmeye devam ediyor. Müşterilerin talepleri her geçen gün artıyor ve hareketli bir pazarda marka bilinirliğini artırmak daha da büyük bir zorluk olarak karşımıza çıkıyor.

2019 Perakende Trendleri raporu, sektörü etkileyen önemli trendleri inceliyor ve perakendecilerin rekabet gücünü nasıl koruduğuna yer veriyor.
 

“Hiper kişiselleştirme” dönemi

Yıllardır, akıllı telefon kullanan her müşteri bir veri kaynağı oluşturdu. Perakendecilerin daha çok veriye erişiminin olması, müşteri davranışlarına ilişkin her zamankinden daha da güçlü bir iç görü sağlıyor. Derin perakende, hiper kişiselleştirmeyi beraberinde getiriyor. Hiper kişiselleştirme ise veri kullanımına yeni bir boyut kazandırıyor. Öne çıkan trendlere göre; arama motoru verileri, alışveriş ve görüşlerin yanı sıra; duygusal veri, göz hareketleri ve hatta DNA da analiz edilerek müşterilerin ihtiyaçları eş zamanlı olarak saptanabilecek.

Yapay zeka, perakende sektörü üzerindeki etkisini artırıyor

2019 yılında yapay zekanın perakende sektörü üzerindeki etkisinin akıllı hoparlörler ve chat botları aracılığıyla arttığını göreceğiz. Sesle çalışan sanal asistanlarla etkinleştirilen akıllı hoparlör kullanıcılarının sayısı 2017’de %14’ten 2018’de %27’ye ulaştı. Sesli komutla alışverişin 2022 yılına kadar 40 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Bu yıl ayrıca chat botların gelişiminde de ciddi bir artış görülmesi bekleniyor. Gartner ve Juniper’ın bir araştırmasına göre, 2020 yılına kadar şirketlerin müşteriyle etkileşimlerinin %85’i chat botlar aracılığıyla gerçekleştirilecek. Şirketler chat bot ihtiyaçlarını karşılamak için Facebook gibi mevcut platformlardan faydalanıyor. Platformlarda 100.000’i aşkın chat botlar, tüketicilere alışverişlerinde yardımcı oluyor.

Sosyal medya reklamları yükselişte

Perakendeciler sosyal medya reklamlarına odaklanıyor. Şirketler hedeflenmiş reklamlarla, demografi, ilgi alanları ve davranışları baz alarak spesifik kitlelere hitap edebiliyor. Facebook’un 6 milyon; Instagram’ın ise 2 milyon reklam vereni bulunuyor. Sosyal medyada reklam harcamaları yükselişte; yıllık bazda %20’nin üzerinde bir büyüme söz konusu. eMarketer’a göre, 2018 yılında İngiltere’deki toplam dijital reklam harcamalarının dörtte biri (yaklaşık 5 milyon dolar) sosyal medya platformlarına yönlendirildi. Önde gelen perakendeciler daha çok müşteriye erişmek için sosyal medyanın gücünü halihazırda kullanıyor. Instagram, kullanıcıların ürünleri direkt olarak uygulama içerisinde satın alabildiği paylaşımları hayata geçirdi.

Tüketicilerin fiyat bilinci gelişiyor

Alışveriş için geleneksel yöntemler değişti ve artık sürece kapsamlı bir araştırma dahil oluyor. Tüketicilerin %81’i alım yapmadan önce internette ürünle ilgili araştırma yapıyor. Söz konusu tüketicilerin %89’unun alışveriş süreci aslında arama motorunda başlıyor. Tüketiciler artık yalnızca birkaç sayfayı tıklayarak, ürün fiyatının fazla olup olmadığını idrak edebiliyor ve daha uygun alternatifler keşfedebiliyor. Fiyat şeffaflığı, 2019 yılında da müşterilerin öncelikleri arasındaki önemini koruyor.

Bize ulaşın