KPMG Türkiye’nin üç ayda bir yayımladığı Bakış, makroekonomik gelişmeler ışığında geride kalan üç çeyreği değerlendirdi, gelecek yıla dair öngörülerde bulundu. Bakış’a göre, beklendiği gibi 2016’dan sonra güçlü bir toparlanmanın yaşandığı Türkiye’de yıl sonuna kadar tablo pozitif görünüyor. Ancak 2018’le ilgili beklentiler alarm veriyor. Risk unsurlarının da etkisiyle büyüme, enflasyon, cari açık, işsizlikle ilgili sinyaller kritik.
KPMG Türkiye’nin hazırladığı Bakış, dünyada ve Türkiye’de ekonominin nabzını tuttu, yakın dönem seyir rotasını çizdi. Bakış’a göre, geride kalan üç çeyrekte küresel ticaret ve finans piyasalarında yaşanan gelişmelerle dünya ekonomisi 2017’de bir önceki yıla göre daha iyi bir performans sergiledi. Küresel ekonominin 2018’deki seyrini ise ABD-Kuzey Kore gerilimi, Almanya’da koalisyon sancısı, Katalonya’daki bağımsızlık hamlesi, Ortadoğu’da yaşanan hareketlilik ve sınır bölgesindeki gibi kriz potansiyeli yüksek başlıklar belirleyecek. Bakış, risk merkezlerinin yanı başındaki Türkiye için de temkinli bir tablo çiziyor. Bakış’ta “Reel sektör dışındaki güven endeksleri sonbahara dönük karamsar bir başlangıcı işaret ediyor. Reel sektör güven endeksinde dış ticaretteki canlılığın etkisiyle yüzde 0,5’lik artış olsa da tüketici güven endeksi yüzde 3,0 geriledi. Hizmet ve perakende sektörlerinde güven endeksleri yüzde 2,0 ve 2,3 gerilerken, inşaat sektöründe güven kaybı yüzde 5,5 oldu. Düşüşler kısmen jeopolitik belirsizlikler ve finansal piyasalardaki çalkantıları yansıtsa da Türkiye ekonomisine güvenin kısa sürede güçlendirilmesi gerekiyor. Bazı eleştirilerle karşılanmasına rağmen OVP’deki düzenlemelerin uygulamaya konması ve hedeflerin geniş kitlelerce benimsenmesi için çaba gösterilmesi gerekiyor” denildi.
2016’dan sonra alınan tedbirlerin de etkisiyle bu yılın ilk yarısını güçlü şekilde tamamlayan Türkiye’nin, Bakış’a yansıyan görüntüsü şöyle:
Figen Tahiroğlu Würsching
Kurumsal İletişim, Lider
Tel: +90 212 316 60 00
ftahiroglu@kpmg.com