Dijital işgücü geliyor: Yaklaşan dijital işgücü dalgası

Dijital işgücü geliyor: Yaklaşan dijital işgücü dalgası

Robotik süreç otomasyonu, sektörleri, piyasaları ve toplumları alt üst etmeye hazırlanıyor!

1000
Dijital işgücü geliyor: Yaklaşan dijital işgücü dalgası

Bazı süreçlerde dış kaynak kullanımı maliyetlerde önemli avantajlar yaratmasına karşın günümüzde maliyetler o kadar arttı ki, işgücünü farklı bir zaman dilimine taşımanın getirisi yapılan masrafları karşılamamaya başladı. Teknolojinin bir yandan ucuzlarken bir yandan performansının artması da teknolojiyi düşük maliyetli işgücünün karşısında ciddi bir alternatif haline getirdi.

İşgücünün yönlendirilmesinin sürekli olması, tanımı gereği mümkün değil. Yabancı ülkelerde ücretler zamanla artacak, bu da yurt dışındaki ucuz işgücü sayesinde elde edilen maliyet avantajının, işgücü yönetimi ne kadar başarılı olursa olsun, zamanla ortadan kalkmasına neden olacak. Diğer yandan üretkenliğin de eş zamanlı olarak artacağının bir garantisi yok çünkü işten ayrılmalar ve çalışanların sık sık değişmesi nedeniyle ciddi performans sorunları günümüzde yaşandığı gibi ileride de yaşanmaya devam edecek.

Yaptığımız araştırmalar ışığında piyasa trendlerine bakıldığında, üçünü taraf hizmetlerine olan kullanım talebi 2015’te dramatik bir düşüş gösterirken, Hindistan ekonomisinde önemli bir yer tutan dış kaynak kullanımı sözleşmelerinin büyüklüğü ciddi darbe aldı. Son bir yılda, Hindistan’ın en büyük bilgi teknolojisi hizmet sağlayıcılarında çalışan bilgi teknolojileri işçisi sayısı yaklaşık 100.000 kişi civarında azalırken, son 5 yıldaki sözleşme değer kaybı 80 milyar doları aştı.
 

Dış kaynak kullanımının sonunu getiren beş faktör

  1. Dünya nüfusundaki trendlerden dolayı yetenek havuzunun küçülmesi
  2. Gelişmekte olan piyasalarda işgücü maliyetlerinin yükselmesi
  3. Robot teknolojisindeki gelişmeler
  4. Nesnelerin İnterneti sayesinde cihazların daha akıllı hale gelmesi ve insan müdahalesine olan ihtiyacın azalması
  5. Platform merkezli bulut hizmeti sağlayıcıların etkisinin artması
     

Piyasadan gelen yoğun ve sarsıcı sinyaller, Robotik Süreç Otomasyonu’nun (RSO) yükselişini müjdeliyor. Robotik teknolojinin düzen bozucu gücü, sektörleri, piyasaları ve hatta toplumları alt üst edebilecek seviyede etkili. Ancak bu sarsıcı güç, gelecek ve dönüşüm odaklı kuruluşlara uzun vadeli değer üretme fırsatı da sunuyor.

Gittikçe daha fazla sayıda şirket anlama, öğrenme, iletişim kurma ve sorun çözme becerisine sahip bilişim ve otomasyon platformları/makineleri kullanarak rekabet gücünü artırıyor. Düşük maliyetli, uygulaması kolay süreç otomasyonunun makine öğrenimi, veri analizi ve yeni bilişim teknolojileri ile birleşmesi anlamına gelen RSO, yepyeni bir dijital iş gücü sınıfının ortaya çıkmasına neden oluyor.
 

İşgücü Arbitrajı vs. İşgücü Otomasyonu

İşgücü Arbitrajı vs. İşgücü Otomasyonu

Bu teknolojilerin birçok uygulama alanında insanların yaptığı bütün işleri daha hızlı, daha iyi ve daha ucuza yapabildikleri anlaşılıyor. Bu nedenle, RSO’nun en fazla etkileyeceği alanlardan biri, geleneksel olarak dış kaynak kullanımı yoluyla yaptırılan iş süreçleri olacak. Bu süreçleri yürüten çalışanlar, örneğin küresel ölçekte sayıları milyonları bulan çağrı merkezi çalışanları, işlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya. İşgücü odaklı bir modelden teknoloji odaklı bir modele geçiş yapmanın getirisi çok yüksek olduğu için, fazla vasıf gerektirmeyen, büyük oranda basit işlerin tekrarına dayanan mesleklerin ortadan kalkması sadece an meselesi. 2025’e gelindiğinde sayıları dünya genelinde 100 milyonu bulan bilgi işçileri, RSO fırtınasından etkilenenler kervanına katılarak iş süreçlerinden soyutlanacak.

100 milyon

Bilgiye dayalı üst düzey işler için bile RSO çalışanlardan daha avantajlı hale gelecek. Süreçlerin insan odaklı yapıdan, ilave bir maliyet olmaksızın teknoloji odaklı yapıya geçişiyle 7 gün 24 saat boyunca öğrenmeye ve çevrelerine uyum sağlamaya devam eden “akıllı makineler” sıfır hatayla çalışmakla kalmayacak, aynı zamanda yaptıkları işi sürekli geliştirecek.

Bununla beraber, şirketler RSO’yu dış kaynak kullanımı sözleşmelerini geride bırakmak ve idari birimlere ihtiyaç duyulmayan işletme modelleri oluşturmak için kullanacak. Bulut temelli RSO teknolojisinin fiyatlandırmadan performansa bütün alanlarda oyunun kurallarını değiştirdiğini ve şirketlerin daha küçük bir işgücü ile çok daha hızlı, hedef odaklı, ölçeklenebilir ve düşük maliyetli bir şekilde hizmet vermesini sağladığı günler uzak değil.
 

Peki bu ortama hazırlanmak için neler yapılabilir? Şirketiniz için RSO hazırlığı yaparken şu üç konuya eğilmenizi öneririz:

  • Stratejinizin ve iş modelinizin çerçevesini yeniden belirleyin.
  • Dış kaynak kullanımı sözleşmelerini yeniden değerlendirin.
  • Kaynaklarınızı yeniden düzenleyin.
     

© 2024 KPMG Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş., şirket üyelerinin sorumluluğu sundukları garantiyle sınırlı özel bir İngiliz şirketi olan KPMG International Limited ile ilişkili bağımsız şirketlerden oluşan KPMG küresel organizasyonuna üye bir Türk şirketidir. Tüm hakları saklıdır. 

Küresel KPMG ağının yapısı hakkında detaylı bilgi için kpmg.com/governance adresini ziyaret edebilirsiniz.

Bize ulaşın